Dubai’de yaşayan Türklerin sayısı, son yıllarda dikkat çekici bir artış gösterdi. 2022 öncesinde yaklaşık 14 bin olan bu sayının, 2025 yılı Aralık ayı itibarıyla 60 bini aştığı belirtiliyor. Bu artış, Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki ilişkilerin normalleşmesi ve Dubai’nin sunduğu yaşam ve iş fırsatlarının cazibesiyle açıklanabilir.
Dubai’de yaşayan Türklerin sayısının nasıl hızla arttığını, hangi tahminlerin konuşulduğunu ve bu artışın arka planındaki göç dinamiklerini birlikte inceleyelim.
Dubai’de yaşayan Türk sayısı ne durumda?
İlk soruyu net soralım. Dubai’de kaç Türk yaşıyor? Bu basit sorunun tek bir resmi cevabı yok. Çünkü Birleşik Arap Emirlikleri istatistiklerinde vatandaşlık bazlı detay her zaman açık paylaşılmıyor. Çoğu veri, genel yabancı nüfusu gösteriyor, pasaport dağılımını ayrıntılı sunmuyor. Bu yüzden Türk nüfusu için çoğunlukla sahadaki gözlemler ve topluluk tahminleri konuşuluyor. Yıllar boyunca kulislerde 10 ile 20 bin arasında rakamlar telaffuz ediliyordu. Ancak son yıllardaki göç dalgası bu tabloyu ciddi biçimde değiştirdi.
Editörümüzün araştırmasına göre, özellikle 2020 sonrası dönemde Dubai’ye yerleşen Türk sayısında belirgin bir hızlanma hissediliyor. Yeni şirket açan girişimciler, uzaktan çalışabilen beyaz yakalılar ve sağlık, inşaat, turizm çalışanları tabloyu büyütüyor. Gayrimenkul yatırımı yapan ve ailesiyle gelen yeni bir kesim de ekleniyor. Bu yüzden artık eski 10–20 bin bandı gerçekçi kabul edilmiyor. Hem topluluk temsilcileri hem sahadaki profesyoneller çok daha yüksek rakamlardan söz ediyor.
Son aylarda 60 bini bulduğu tahmin ediliyor
Gelelim en merak edilen kısma. Son aylarda yapılan sohbetlerde ve gayriresmî değerlendirmelerde sık geçen bir ifade var. Dubai’de yaşayan Türk sayısının göç dalgasıyla birlikte 60 bini bulduğu tahmin ediliyor. Burada altını çizmek önemli. Bu rakam kesin resmi sayı değil, sahadaki birikmiş gözlemlerin ortalaması gibi düşünülüyor. Yani yaklaşık ve değişebilen bir tahmin. Ancak hemen herkesin ortak noktası, nüfusun artık eskiye göre birkaç kat büyüdüğü yönünde.
Editör ekibimizin değerlendirmesine göre bu 60 binlik tahmin, birkaç farklı kaynağın örtüşen izlenimlerinden besleniyor. Konsolosluk çevresindeki yoğunluk, toplum etkinliklerine katılan kişi sayıları ve Türk işletmelerinin artışı buna işaret ediyor. Gayrimenkul tarafında Türk alıcıların payının yükselmesi de tabloyu destekliyor. Okullarda Türk öğrenci sayısının çoğalması, günlük hayatta Türkçe duyma sıklığının artması da hissedilen göstergeler arasında. Kısacası, rakam yuvarlak ama yönü net; eğri yukarıyı gösteriyor.
Resmî istatistiklerin neden net sayı vermediğini anlamak önemli
Peki neden net bir rakam yok? Birincisi, Dubai’de ikamet modelleri çok parçalı ilerliyor. Bir kişi yatırımcı vizesiyle, eşi bağımlı vizesiyle, çocuğu öğrenci statüsüyle görünebiliyor. Hepsi aynı Türk ailesinin parçası ama kayıtlarda farklı kategorilere dağılmış oluyor. İkincisi, Birleşik Arap Emirlikleri istatistikleri çoğu zaman milliyet kırılımını kamuya açık detayda paylaşmıyor. Daha çok vatandaş ve yabancı nüfus ayrımı kullanılıyor.
Editörümüzün incelemelerine göre, başka ülkeler için de benzer belirsizlikler yaşanıyor. Hint, Pakistan, Filipinler gibi büyük topluluklar bile bazen sadece tahmini aralıklarla konuşuluyor. Dolayısıyla Türkler için 60 bin denildiğinde bunun “resmî tablo” değil, güçlü bir saha sezgisi olduğu akılda tutulmalı. Yine de göç uzmanlarının ve yerel iş çevrelerinin neredeyse aynı bantta buluşması rakamı ciddiye değer kılıyor. Biz de bu yazıda sayıyı bu çerçevede ele alıyoruz.
Yeni göç dalgasını büyüten ekonomik ve sosyal nedenler
Son yıllarda Dubai’ye yerleşen Türklerin sayısını artıran birkaç temel faktör öne çıkıyor. Ekonomik istikrarsızlık, yüksek enflasyon ve kur oynaklığı birçok kişi için yurt dışı planını hızlandırıyor. Dubai, yakınlık, uçuş kolaylığı ve tanıdık kültürel kodlar nedeniyle bu planlarda sık görülen ilk duraklardan biri oluyor. Vergi avantajları, şirket kurma kolaylığı ve serbest bölgelerin sunduğu imkânlar da önemli motivasyon başlıkları arasında yer alıyor.
Editör ekibimizin sahadaki gözlemlerine göre, yalnızca yüksek gelirli girişimciler değil, orta gelirli profesyoneller de giderek daha fazla Dubai’yi konuşuyor. Teknoloji, medya, sağlık, finans, gastronomi gibi alanlarda çalışanlar kariyerlerini burada yeniden kurmaya çalışıyor. Bazıları önce yalnız geliyor ve koşulları test ediyor. Ardından aileyi yanına alıyor, böylece istatistikte bir anda üç kişilik artış ortaya çıkıyor. Tüm bunlar birikince, birkaç yıl içinde çok daha kalabalık bir Türk topluluğu oluşuyor.
Türkler en çok hangi bölgelerde yoğunlaşıyor?
Dubai’de yaşayan Türklerin tek bir mahallede toplandığını söylemek doğru olmuyor. Yine de bazı bölgelerde Türkçe daha sık duyuluyor. Marina ve JBR çevresi, özellikle beyaz yakalı profesyoneller ve genç aileler arasında popüler. Şehir merkezine ve iş bölgelerine ulaşım kolaylığı tercihleri etkiliyor. Downtown, Business Bay ve City Walk çevresi de son yıllarda Türk nüfusunun hissettirdiği bölgeler arasında sayılıyor.
Editörümüzün araştırmasına göre, çocuklu ailelerin bir kısmı daha sakin ve geniş konutlu bölgelere yöneliyor. Arabian Ranches, Damac Hills, Mudon gibi villa ağırlıklı yerlerde Türk komşulukları kurulduğu anlatılıyor. Bazı aileler, okul seçimini önce yapıp ardından ona yakın mahalleleri hedefliyor. Böylece hem eğitim hem sosyal çevre açısından daha kompakt bir yaşam kurmaya çalışıyorlar. Kira fiyatlarının yüksekliği ise bölge seçimini şekillendiren en kritik değişkenlerden biri olmaya devam ediyor. Rakamlar yaklaşık ve dönemsel olarak değişebiliyor, bunu da unutmamak gerekiyor.
Türk iş dünyasının Dubai’de bıraktığı izler
Nüfus arttıkça iş dünyasındaki Türk izi de belirginleşiyor. Uzun süredir bölgede faaliyet gösteren müteahhitlik şirketlerinin yanı sıra, artık yeme içme, sağlık, güzellik, danışmanlık ve teknoloji alanlarında da çok sayıda Türk girişimi görülüyor. Kafeler, restoranlar, tatlıcılar ve butik konseptli mekânlar, Türk mutfağını Dubai’nin kozmopolit damak zevkine taşıyor. Sağlık tarafında, doktor ve diş hekimi olarak çalışan birçok Türk profesyonel dikkat çekiyor.
Editör ekibimizin değerlendirmesine göre, bu girişimler sadece ticari bir faaliyet değil, aynı zamanda kültürel bir köprü görevi üstleniyor. Dubai’de yaşayan Türkler, kendi işletmelerine giderek hem memleket havası alıyor hem sosyal bağlantılarını güçlendiriyor. Aynı zamanda yerel ve diğer yabancı topluluklar da bu mekanlar aracılığıyla Türk kültürüyle daha yakından tanışıyor. Böylece nüfus artışı, ekonomik hareketlilikle birlikte bir kimlik görünürlüğü de getiriyor.
Günlük hayatta Türkçe duymanın normalleşmesi
Bir süre önce Dubai’ye gelenler için Türkçe duymak daha nadir bir deneyimdi. Bugün ise alışveriş merkezinde, çocuk parkında ya da sahilde yürürken Türkçe konuşmalara rastlamak çok daha sıradan. Bu durum, sayının kağıt üzerindeki tartışmalarından bağımsız olarak günlük hayatta hissedilen önemli bir gösterge. Kimi zaman iki ayrı grup telefonda Türkçe konuşuyor, yanlarından yine Türkçe konuşan başka bir aile geçiyor.
Editörümüzün sahadan aktardığı izlenimlere göre, yeni gelenler bu tabloyu gördükçe kendilerini daha az yalnız hissediyor. Sosyal medya grupları, dernekler, okul çevreleri ve iş ağları üzerinden Türk topluluğu içinde yeni bağlar kuruluyor. Bu ağlar, yeni göç edenler için hem pratik destek hem duygusal dayanışma sunuyor. Ev bulma, okul seçme, ehliyet işlemleri gibi konularda deneyim paylaşımı oldukça yoğun. Tüm bunlar, nüfusun sadece sayıdan ibaret olmadığını, günlük hayatta güçlü bir dokuya dönüştüğünü gösteriyor.
60 bin tahmini gelecekte nasıl değişebilir?
Bugün konuşulan 60 bin civarındaki tahmin, durağan bir nokta değil. Dubai, sürekli hareket halinde bir şehir. Vize rejimleri, yatırım programları, küresel ekonomik dalgalar ve bölgesel gelişmeler göç dinamiklerini hızla değiştirebiliyor. Bazı dönemlerde girişler artarken, bazı dönemlerde geri dönüşler veya üçüncü ülkelere geçişler yoğunlaşabiliyor. Bu nedenle Türk nüfusunun da önümüzdeki yıllarda dalgalı ama genel olarak yukarı yönlü bir seyir izleyebileceği düşünülüyor.
Editör ekibimizin değerlendirmesine göre, ekonomik istikrarını koruyan ve projelerini büyüten bir Dubai, Türk profesyoneller için çekim merkezi olmayı sürdürüyor. Uzaktan çalışmanın yaygınlaşması, dijital girişimlerin sınır tanımaması, Dubai’yi teknoloji çalışanları için de güçlü bir merkez hâline getiriyor. Gayrimenkul piyasasının seyrine, yaşam maliyetlerindeki değişime ve küresel koşullara bağlı olarak bu 60 binlik tahmin birkaç yıl içinde yeniden yukarı yönlü revize edilebilir. Elbette bunların hepsi bugünün fotoğrafına bakılarak yapılan yaklaşık öngörüler.
Rakamların arkasındaki insan hikâyelerini unutmamak gerekiyor
Sonuçta, “Dubai’de kaç Türk yaşıyor?” sorusu sadece istatistik merakı değil. Her rakamın arkasında bir aile hikâyesi, bir kariyer kararının ağırlığı, bir gelecek planının heyecanı bulunuyor. Kimi, çocuğuna daha farklı bir eğitim ortamı sunmak için geliyor. Kimi, işini büyütmek için daha öngörülebilir bir ekonomi arıyor. Kimi, sadece birkaç yıllık deneyim için plan yaparken, şehre kök saldığını fark ediyor.
Editörümüzün araştırmasına göre, sayılar tartışılmaya devam edecek ama eğilim şimdilik net görünüyor. Dubai’de yaşayan Türk topluluğu, hem sayısal olarak hem görünürlük olarak büyüyor. Son aylarda gelen göçlerle birlikte 60 bini bulduğu tahmin edilen bu nüfus, şehrin kozmopolit yapısına kendine özgü bir renk katıyor. Eğer siz de Dubai’ye yerleşmeyi düşünüyorsanız, artık burada oldukça kalabalık ve deneyimli bir Türk topluluğuna denk geleceğinizi bilerek plan yapmanız daha gerçekçi oluyor. Bu topluluğun varlığı, adaptasyon sürecini hem pratik hem duygusal açıdan önemli ölçüde kolaylaştırıyor.